2018 yılının üçüncü çeyreğinde dünyada kaydedilen toplam internet alan adları sayısı 342 milyonu aşarken, bu rakamla birlikte sektörün büyümesi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,5 artış göstermektedir. Son dönemlerde, internet alan adları sektöründeki bu ivmeli büyüme özellikle haksız rekabet gibi birçok hukuki sorunu da beraberinde getirmiş ve hak sahiplerinin alan adı haklarına internete mahsus farklı yöntemlerle tecavüz edilmiştir. Bu hususta, önde gelen hukuki sorunlardan biri olan “Typosquatting”, ayırt edici ve ünlü markaların kasıtlı olarak yanlış yazımı olan alan adlarının tescil edilmesini ifade eden bir siber korsancılık faaliyeti olarak karşımıza çıkmaktadır.

“Typosquatting” Kavramı ve Uyuşmazlıklar

Genel anlamıyla “Typosquatting” veya “Klavye korsanlığı”, başkası adına tescilli olan alan adlarının aynısının veya benzerinin üzerinde küçük değişiklikler yaparak veya eksik harflerle internet alan adı olarak tescil ettirilip bir web sitesinde kullanılması anlamına gelmektedir. Klavye korsanlarının bahsi geçen siber korsancılık faaliyetiyle özünde amaçladıkları; internet kullanıcılarının yazma veya heceleme hatası sonucunda istemedikleri veya hedeflemedikleri bir web sitesini ziyaret etmelerini sağlamaktır. Özellikle internet kullanıcılarının dikkatsizliğinden ve bilgisizliğinden istifade eden klavye korsanları, Typosquatting eylemleri ile internet trafiğini kendi web sitelerine yönlendirmekte ve yönlendirmelerinin ardıl sonucu olarak web sitesine aldıkları reklam, ilan, duyuru gibi gelir getirici faaliyetlerle haksız ticari kazanç elde etmektedirler.

Typosquatting eylemleri genellikle iki yöntem kullanılarak gerçekleştirilir: (i) mousetrapping (“fare kapanına tutulma”), (ii) tescil edilen marka adı hakkında olumsuz görüşlerin paylaşılması. Şöyle ki, klavye korsanları tarafından gelir elde etmek amacıyla sıklıkla tercih edilen yöntemlerden olan “mousetrapping”, internet kullanıcılarının internet alan adını yazarken yazım hatası yapması sonucu yönlendirildiği web sayfasından yoğun bir reklamla karşılaşıp bu reklamı görüntülemeden sayfadan çıkmasına izin verilmemesi anlamına gelmektedir.

Klavye korsanları tarafından tercih edilen bir diğer yöntem ise, siber korsanların kötü niyetle bir markanın yazım hatası yapılarak alan adı olarak tescil edilmesinin ardından, bu alan adlarına ilişkin web sayfalarında bu marka aleyhinde olumsuz eleştiri ve yorumların yoğun olarak paylaşılmasıdır.

Konuya açıklık getirmek üzere, Typosquatting faaliyetini; alan adı gasbı olarak ifade edilen “Cybersquatting” faaliyetlerinden ayırmak gerekir. Yapısal olarak Typosquatting faaliyetine benzeyen Cybersquatting faaliyeti; yine siber korsanların kendilerine ait olmayan bilinen ve popüler olan markaları hak sahiplerinden önce internet alan adı olarak tescil ettirerek bu alan adlarından menfaat sağlama amacı gütmeleri anlamına gelmektedir. O halde, Cybersquatting faaliyetinden bahsetmek için söz konusu bilinen ve güçlü markanın henüz internet alan adı olarak kaydettirilmemiş olması gerekmektedir. Şayet, www.facebook.com vs. www.faxebook.com örneğinden aşikâr olduğu gibi, bilinen markanın internet alan adı olarak tescili önceden gerçekleşmiş fakat söz konusu alan adındaki harf kombinasyonlarında küçük değişiklikler yapılmış ve söz konusu alan adına çok benzer yeni bir internet alan adı tescil işlemi yapılmışsa; bu faaliyet Typosquatting olarak nitelendirilecektir.

Alan Adı Hakkının Korunması ve “Typosquatting” Uyuşmazlıklarının Çözümü

Ekonomik rekabet içerisinde bulunan birçok şirketin pazarlama ve reklamcılık faaliyetleri ile müşteri potansiyelini artırmak ve profilini zenginleştirmek amacıyla interneti kullanmaları vazgeçilmezdir. İnternet üzerinden, birçok şirketin hatta gerçek kişilerin web sayfaları ve web sayfalarının yer aldığı alan adları bulunmaktadır. Bir üçüncü kişinin markasının alan adı olarak haksız bir şekilde kullanılması ise marka hakkına tecavüze yol açmaktadır. Konu özelinde, klavye korsanlığı faaliyetlerine konu alan adı, marka hakkına dayalı değil ise haksız rekabet hükümlerine göre korunacak aksi halde ise marka hükümlerine göre korunacaktır. İkinci halin söz konusu olması durumunda taraflar hem mahkemeye hem de UDRP kuralları tahtında tahkim yoluna başvurulabilecektir.

Typosquatting fiillerinin varlığı hâlinde marka sahibi, mahkemeden şu taleplerde bulunabilir:

(i) Fiilin tecavüz olup olmadığının tespiti için tespit talebi,

(ii) Tecavüzün durdurulması ve giderilmesi davası,

(iii) Maddi ve manevi tazminat talebi,

(iv) El koyma, ürünler üzerinde mülkiyet hakkı tanınması, markanın silinmesi, imhası,

(v) Cezai müeyyide,

(vi) Hükmün ilgililere tebliği ve kamuya yayın yoluyla duyurulması.

Özellikle belirtmek gerekir ki, alternatif uyuşmazlık çözüm yolu olan UDRP tahkim yolu mahkemelere göre oldukça hızlı ve ucuzdur. Konu özelinde, mahkemelerde birkaç yılı aşkın sürede çözümlenen uyuşmazlıklar, UDRP tahkim mekanizmasında ortalama kırk beş günlük bir sürede çözümlenmektedir. Şüphesiz, internet alan hakkı sahibi ile siber korsancılık faaliyetine taraf şikâyet olunanın farklı ülkelerden olması durumunda ortaya çıkabilecek milletlerarası yetki ihtilafları, alternatif çözüm yolu mekanizmalarında yaşanmamaktadır. Ancak belirtmek gerekir ki, UDRP kurallarına dayanarak yapılan bir uyuşmazlık çözüm yönteminde, hakem heyeti yalnızca uyuşmazlık konusu alan adının, alan adı hak sahibine devredilmesi veya tescilin hükümsüzlüğüne karar verebilmektedir. Bir başka deyişle, hakem heyeti tazminat ve sair hususlarda karar veremeyecek yukarıda izah edilen mahkeme nezdinde mümkün olan talepler UDRP tahkim yolunda mümkün olamayacaktır. (UDRP Uygulamaları ve Tahkim ile ilgili detaylı bilgi için: https://herdem.av.tr/cybersquatting-udpr-uygulamalari-ve-tahkim )

Sonuç olarak, internetin hızla yayılması siber işgaller ve siber korsancılık faaliyetleri gibi birçok hukuki uyuşmazlığı da beraberinde getirdiğinden internet ekosisteminin yapısı ve işleyişi gereği söz konusu uyuşmazlıkların çözümü de bir hayli güçleşmektedir. Özellikle, hız ve maliyet hak sahiplerinin mahkeme ile alternatif çözüm yolu mekanizmaları arasında seçim yapmalarını belirleyen faktörler olmakta ve bu nedenle, alternatif uyuşmazlık çözüm yolları sıklıkla tercih edilir hale gelmektedir.